Türkiye'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında "Emekçi Kadınlar Günü" olarak kutlanmaya başlansa da, dönemin yöneticileri kadın hareketine vurduğu darbeler yüzünden 1975 yılına kadar 8 Mart günü sokağa taşınamadı.

Şüphesiz ki toplumun temelinin aile, ailenin temelinin ise kadınların olduğu bir gerçektir.

Kadınların toplumsal ve siyasal yaşamdaki konumu, o ülkenin gelişmişliğinin ve çağdaşlığının önemli göstergesidir. Demokrasinin benimsenmesi, insan hak ve özgürlüklerinin gelişmesiyle kadınlar da yönetim, üretim ve yaşamın her alanına daha fazla katılmaya başlayacaklardır.

Tarihin her devrinde Türk kadını, Türk aile ve toplum yapısının en müstesna mevkisinde bulunarak takdir edilecek fedakârlıklar ortaya koymuştur.    "Aile ortamında fertlerin rahatı ve huzuru için yorulmadan çalışan kadın, Kurtuluş Savaşımızda da sadece cephe gerisinin kahramanı olarak kalmayıp cephede de eşsiz kahramanlıklarda bulunmuştur. İstiklal Savaşı'nda canını ortaya koyan kadınlarımız, bu vatan ve millet için canını feda etmeye hazır nesilleri de yetiştirmişlerdir. Bu açıdan inancımızın ve kültürümüzün bir gereği olarak kadınlarımız milletimizin baş tacı edilmelidir. 

ATATÜRK’ÜN "Dünyada hiçbir milletin kadını, ben Anadolu kadınından fazla çalıştım, milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte, Anadolu kadını kadar emek verdim diyemez. Erkeklerden kurduğumuz ordumuzun hayat kaynaklarını kadınlarımız işletmiştir. Çift süren, tarlayı eken, kağnısı ve kucağındaki yavrusu ile yağmur demeyip, kış demeyip cephenin ihtiyaçlarını taşıyan hep onlar, hep o yüce, o fedakâr, o ilahi Anadolu kadını olmuştur. Bundan ötürü hepimiz bu büyük ruhlu ve büyük duygulu kadınlarımızı, şükranla ve minnetle sonsuza kadar aziz ve kutsal bilelim."şeklindeki sözlerini de her daim hatırlamalıyız.

Kadınlarımızın, tarihi sürecinde yaptıkları ve günümüzdeki başarıları ile övünürken, maalesef ülkemizde kadınlarımız açısından olumsuz kabul edeceğimiz, adını bir türlü koyamadığımız reklam sisteminde, reklam malzemesi çıplak bedenini sergileyen, reklama bakanın seyirlik nesnesi derecesine indirgenen ürün ve hizmetlerin pazarlanmasında ikna edici iletişim boyutuyla ve seyir zevkiyle genellikle ticari bir olgu olarak sunulmaktadır.

İşte kadınlarımızın tüm haklarını aradıkları bu günde “SEYİRLİK NESNE” olmama adına da tepkili olmalılar.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününü, kendi kimliğine sahip çıkma adına verdikleri mücadelede tebrik ediyorum.

 NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz