Tam beş yıl önce idi, bilgilenmek, paylaşmak amacı ile ısrarla yazmamı söyleyen seslere kulak vererek yazmağa başlamak.

Beş yıl boyunca, okumak, sormak, öğrenmek, anlatmak, dinlemekle geçti bile. Kimlere ulaşılabiliyorsa onunla,

Çevre, sosyal konular, ülke ve insanlığın bulunduğu durumdu içerik..... Atatürk'ü anlamak yeniden '' diyerek başlanmıştı söze.

Ne çok bilmediğimiz şey..... okuyarak ya da yazarak bitecek gibi değil.

Uyarılar, sorular, anlatımlar, bilgiler, fikirler paylaşıldılar çeşitli ortamlarda.

Değişimin yaratıldığı anlara tanık olundu kimi zaman. Birincil görev, uyarmak, bilgilendirmek, ikna etmek dememiş miydi Atatürk?

Ardından bir süre vermek gerek, hazmedilsin ve yaşama geçsin diye.

Dinlemek, koklamak için susmak gerek.

Susmak, olan biteni kabul etmek değil,

Susmak düşünmeğe davet etmek demek.

Susmak onaylamak demek değil,

Susmak anlamaya çalışmak demek.

Susmak izlemek demek,

Susmak bazen umursamamak,

Bazen hiçe saymak demek,

Değer vermemek demek bazen.

Susmak, en kötüsü belki de.....

Belki de en iyisi.

Susmak, daha çok düşünmek, düşündürtmek demek belki de.

Ayhan EYİKOÇAK

21/08/2013

NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.