Hasan KAMİLOĞLU
kamiloglu15@hotmail.com
Karadeniz Türküsü....
02/07/2012
Dikeni diken, tohumu tohum Toprak gibi verimli, toprak gibi cömert Betine bereketine kurban oldugum Deniz dediğin bir tarladır Uçsuz bucaksız bir tarla Göbeği insanlarla kesilmiş Çilesi insanlarla Deniz dediğin bir tarladır Sözü pek, eli ağır Dost gibi güldürür insani Dost gibi ağlatır. Deniz dediğin bir tarladır Anadır, babadır, kardeştir İnsan eline hasret İnsan eli değer değmez ürperir Binbir yerinden çatlar sevincinden Nesi var, nesi yok çıkarır verir, İnsan eli değmemiş denizlere bir damla alin teri Bulutlar dolusu rahmetten mübarektir. Deniz dediğin bir tarladır Bulutlar, güneşler dibindedir Geceler gündüzler dibindedir Yıldızlar mevsimler dibindedir Zifiri karanlık güller açılır dibinde Bağlar, bahçeler kat kat, katmer katmer, Deste deste Bağlar, bahçeler zifir karanlık güller İnsan eline hasret beklemekte. Deniz dediğin bir tarladır Kapılar açılır içinde kapılar Bitip tükenmeyen bereket kapıları Balıklar akıp gider bölük bölük tabur tabur Ali al moru mor sârisi sâri. ... Deniz dediğin bir tarladır Üstünde bası bos rüzgâr Gönlünce at oynatır Üstünde bir avuç tuzlu köpük İçinde milyonlarca yürek Milyonlarca öpücük Bir insan eli arar konacak Bir insan eli muhkem, sıcak Hey benim Boydan boya cömert denizlerle çevrili Güzel memleketim Bu yaz tenha denizlerinde yıkandım Insan eli değmemiş ormanlar gibi vahşi Dağ basında unutulmuş küçük kundaklar gibi yetim. Bedri Rahmi EYÜBOGLU (Görele-1911/1975) Karadeniz’in hemen kıyısında doğmuşum. Kendimi bildim bileli denizle haşir nesir oldum.. İsten kaçtım denize seğirttim. Kıyı ufukta bir çizgi olana değin derinlere kulaç atım.. Fırsat buldum balıkçılarla balığa çıktım. Top oynadık kumda ayağımız yana yana.. Oyun bitiminde attık kendimizi denize yüzdük, serinledik kana kana…. Belleğimi fazla zorlamadan denizle ilgili ne çok ani geliyor usuma… Fırtınalı gecelerde denizin gümbürtüsünden uyuyamazdık. Sanki deniz bizim evi alacak gibi gelirdi Gecenin karanlığını yırtan sesi ile korkar sinerdik… Yorganı iyice basımıza çekerdik. Yaklaşık bir buçuk yıl kadar önce sevgili dostum, Davut GEÇIR “Karadenizses” isimli yeni bir site kuracağız… Ama tüm Doğu Karadeniz’i kapsayacak sitemiz dediğinde… Kastamonucun kiyi uzunluğu Doğu Karadeniz deki birçok şehirden fazla… Sinop ve Kastamonu Halkı karakteristik olarak Giresun Halkı ile ikiz gibi. Bunu Kastamonu da görevli olduğum yıllarda görmüştüm… Hatta yöresel olarak dilimizde bulunan birçok kelimeye İnebolu’nun köylerinde rastlamıştım… Zonguldak’ın Doğu Karadenizden ayrılan özelliği nedir? Akçakoca,Ereğli,Karasu veya Kafken çokmu farklı sanki…? Niçin tüm Karadeniz’i kapsamasın kuracağımız yeni site ….? Karar ani ve hemencecik verilen kararla yeni sitenin tüm Karadeniz’i kapsaması konusu kararlaştırılmış oldu. Siteyi hayata geçirdik ama nedense çabucak ilgisizlikten bi kenara ativerildi. Daha önce “TÜRK GIBI BASLAMAK (Davut Bulundu) “ yazımda uzun uzun izah ettiğim üzere” latent” hale geçen siteyi yeniden canlandırma kararı aldık ve uyguladık bu kararı... Umarım bundan sonrası uzun soluklu olur.... Karadeniz dediğin büyük bir göl. Tüm kıyısı olan yerli ve yabancı kentler el birliği ile kirletiyoruz onu. Karadeniz'e komsu pek çok halkın anadilinde kullanılan modern isimlerin çoğu Karadeniz anlamına gelmektedir. Bunlar Bulgarca Cherno more (Черно море), Gürcüce Shavi zghva (შავი ზღვა), Lazca Uça Zuga, veya basitçe Zuga 'deniz', Romence Marea Neagră, Rusça Chyornoye more (Чёрное море), Türkçe Karadeniz, Ukraynaca Chorne more (Чорне море), Ubihça {{IPA|/ʃʷaʤa/}}. Özellikle Tuna Nehri tüm Orta ve Doğu Avrupa ile Balkanlar’ın endüstri ve evsel atik sularının boşaltıldığı bir atik su depolama alanı haline gelmiştir. Bizim çoğu kentlerin ise kati atik depolama alanı olarak kullanmasını söylemeye dilim varmıyor….. 1980'lerin ortasında bir geminin balast suyu ile Karadeniz'e gelen ve orijini Doğu Amerika kiyilari olan Mnemiopsis leiydi (Tarakli deniz anasi) adli canlı türünün dogal düşmanı olmadığı için Karadeniz'i istila etmiş, balık larvalarının temel besinleri olan zooplanktonlari ve bizzat balık larvalarını yiyerek balık sayısında önemli oranda düşme yaşanmasına sebep olmuştur. Samsun- Sarp Sınırr Kapısı arasinda 542 kilometrelik mesafede inşa edilen ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük yatirimlarindan birisi olarak gösterilen Karadeniz Sahil Yolu inşası sırasında sahil boyunca yapilan dolguların deniz canlılarına zarar verdiği çok sayıda bilim insanınca iddia edilmis ve yolun yapımı bitmiş olmasına karşın, inşaası ve sonuçları kamuoyunda hararetlı tartişmalara sebep olmustur. H.E.S lerin nelere yol açacağını şimdiden bilemiyoruz. Ancak pekiyi olmayacağı kesin… Daha nice sorunlar bu güzelim denizimizi her gün biraz daha öldürmekte… “Karadenizses”in en büyük görevlerinden biri bu güzel Denizimizi geleceğe yaşanılır bırakmak adına üzerine düseni yapmak… Yayın hayatimiz uzun soluklu ve yolumuz aydınlık olsun……. Günışığı çilemeye başladı başucunda Denizler bir mavilik edindi günden Seher yeline uyup kuşlar tüneğinden uçtu Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
ORMAN - 10/04/2017 |
ORMAN |
Doğan Güneşe Sevinebilmek - 04/09/2016 |
Doğan Güneşe Sevinebilmek |
Babalar en kutsal varlıklar olan Annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır! - 18/06/2016 |
Babalar en kutsal varlıklar olan Annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır! |
KİRLENME... - 12/01/2016 |
KİRLENME... |
AVNI YÜCEL HOCA - 07/01/2016 |
AVNI YÜCEL HOCA |
Bu Dünyadan Lütfi TORÇUK Diye Bir Yürek Sevdalısı Geçti - 07/02/2014 |
Bu Dünyadan Lütfi TORÇUK Diye Bir Yürek Sevdalısı Geçti |
MARTI - 12/03/2013 |
MARTI |
ULUHAN’A YOLCULUK... - 13/11/2012 |
ULUHAN’A YOLCULUK... |
SARIÇAM (Pinus silvestris ) - 28/10/2012 |
SARIÇAM (Pinus silvestris ) |
Devamı |