• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/cavuslutesisleri
  • https://twitter.com/cavuslu_org
Üyelik Girişi
ÇAVUŞLUDAN
Facebook ta ÇAVUŞLU HABER

ÇAVUŞLU DA DÜĞÜN TARİHLERİ
GİRESUNSPOR

GÖRELESPOR
GÖRELEYİ CANLI İZLEYİN
İLLER ARASI MESAFE
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957
NAMAZ VAKİTLERİ
Hava Durumu
google Reklam
Site Haritası

sanalbasin.com üyesidir

Ayhan EYİKOÇAK
ay-han@superonline.com
UÇURUMDAN UÇURMAK
19/02/2012

Atatürk'ün ''Uçurumun kenarında bir ülke..........'' diye başlayan sözü hücrelerimize yer etmiş olmak gerek ki bugünlerde yine ortaya çıkıyor, dilimizden dökülüyor her yanda.

Tıpkı o günlerde olduğu gibi, tam düştü düşecek derken, kanatlar takıp uçurmak gerekiyor ülkeyi bir kez daha.

Kurtuluş savaşının son gazilerinden biri, ölmeden önce çekilen videosunda kendinden bahsederken ''yüzbilmemkaç yaşında'' derken, '' Rabbi teali vücudumu bir kuş gibi uçurur'' diyerek anlatıyor savaştaki halini.

'' Benim elimden gelirse, bugün harbe gideceğiz deseler, gidebildiğim yere kadar, seğirdeceeem, daha var mı?'' diye devam ediyor söylemeğe. ''isterseniz yola düşüp gedelim beraber''

Yaşadıklarını torunlarına bile anlatmamışlar gaziler, torunları da sormamış hiç,..... neler yaşanmıştı savaşlarda bilmiyorlardı hiç biri. Belki de o yüzden farkında değildi torunlar ülkenin durumunun....... belki de verilmeyen eğitim bu hale getirmişti hepsini.

Gençliğe hitabe'nin ''Millet, fakru zaruret içinde harap ve bitap düşmüş olabilir'' noktasına gelindiğini görmek için yokluk çekmek gerekli belki. Ya da günümüzde zenginlik sanılan durumun, borç batağı olduğunu kavramak?

Bastonuyla yerdeki elmaları toplayan yüzsekiz yaşındaki gazi, şikayetçi torunlardan....''Yokluk görmediler de ondan'' diyor ''elma ağaçları çapalanmıyor, bakılmıyor, elmalar ziyan ediliyor'' diye kızıyor.

Türklerin saf, berrak, içi dışı bir, misafirperver, sıcak, lale gibi zarif, dost canlısı özelliklerini Türk Çayı üzerinden anlatan Amerikalı yazar gibiler, Türklerin dünya barışındaki önemini vurgularken, art niyetleri taşıyor gülüşlerinden. Barış, demokrasi götürmek adı altında düzenlenen savaş oyunlarının oyuncusu yapmak istedikleri Türkler'in, sezgilerinin kuvvetliliğinden haberdar olmadıklarını bir kez daha ortaya koyuyorlar.

''Terimin tam anlamıyla, gerçek bir demokrasi hiçbir zaman olmamıştır ve bundan sonra da olmayacaktır'' diyor J.J. Rousseau ''demokrasi, demokrasi'' diyenleri yalanlarcasına.

Türklerdeki algı açıklığını, nasıl olup da, görünenlerinin altındakileri hissedebilişlerini anlamakları olanaklı görünmüyor hala....

Türkler ise iyi niyetlerini kanıtlarcasına, art niyetlilere, dost sanmağa devam ederek tüm misafir perverlikleriyle kucak açmaktalar. ''Bize medeniyet getiriyorlar yabancılar '' diye seviniyor birileri. ''Ne medeniyeti, şu dünyanın haline bak, kimler sorumlusu, bu mu medeniyet?'' sorusu cevapsız.......... Medeniyeti onların olsun. Bu topraklar uğruna canını verenler adına, satmayın topraklarımızı yabancılara'' diyerek ayrılıyor insan, yanılgı içinde olanlardan.

Atatürk'ün;

''Efendiler'' diye başlayan,

''........ Türk kendi ruhunu, benliğini,hayatını unutmuş, nereden geldiği belirsiz birtakım rüesanın şuursuz vasıtası olmak mevkiine düşmüştür......'' * diye devam eden

......Beni dinlemek zahmetine katlandığınızdan dolayı cümlenize teşekkür ederim.'' ile biten söylevine dikkat etmek gerek.

Erzurum kongresinde anlatılanlara da.....

Türk milleti, yaratıcı ile kurduğu bağ, ondan aldığı güç ile kanatlanarak, tam da ''yuvarlandı uçuruma'' dendiğinde, bir daha kartal kanatları ile, yükselecektir göklere..... hem de, zirveden bir daha inmemecesine.

Hayal mi?

İnsan beynini inceleyenler, zihnimizde canlandırdığımız eylemlerimizi, gerçekmiş gibi algılayan beynimizin, kendi üstüne düşeni yaparak, bedeni buna hazır hale getirdiğini kanıtlamaktalar.

Bizim zihnimiz de evreninkine bağlı değil mi?

Bir düşünürün;

''Bir şeyi yapmağı çok istersen, bütün evren sana yardım eder'' sözünü hatırlar insan............

*Atatürk ve Türkdili Belgeler- s. 20 Prof.Dr. Zeynep Korkmaz

 

 

Ayhan Eyikoçak

20.2.2012



1916 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

MEĞER TÜRKÇE - 28/12/2015
MEĞER TÜRKÇE
MEĞER - 27/11/2015
MEĞER
BAŞARININ SIRRI - 19/10/2015
BAŞARININ SIRRI
DEV FIRILDAK - 15/07/2015
DEV FIRILDAK
DUR- DUR - 21/05/2015
DUR- DUR
PİNA - 11/01/2015
PİNA
TÜRK'DEN ÜRK - 17/08/2014
TÜRK'DEN ÜRK
EŞSİZLİK - 07/08/2014
EŞSİZLİK
KÖTÜNÜN İYİSİ - 31/07/2014
KÖTÜNÜN İYİSİ
 Devamı
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi19
Bugün Toplam1072
Toplam Ziyaret4277149
NÖBETÇİ ECZANE



   
  

google reklams