İsmail TÜRKMENDAĞ
ismail@cavuslu.org
"YARIN SABAH ERKEN GEL"
06/12/2011 Her sabah ki gibi erken kalkıp kahvehanenin yolunu tuttum. Lapa lapa kar yağıyordu. Sobanın temizliğine başlarken çay ocağının altına yakmak için kibriti ararken, hoca efendi sabah namazı için Camiiye davet ediyordu. Sobanın yanıp alışması ile ,kahvehanenin kaynaması birbiriyle yarış ediyordu. , Gün ise yavaş yavaş aydınlanıyordu. İlk müşteri balıkçı Behsat olacaktı, yanılmadım? Peşinden abisi Konağın İbrahim , rahmetli çinçin muzaffer ve yine rahmetli gargalinin Kemal ve onu takiben bakkal Mehmet güzel dayı yanan sobanın etrafında halka olduk. Kazanın Kaynamasıyla çay demini almış söze büyük olarak gargali’nin Kemal başlamıştı;Bu zamanlarda hamsinin kızartılıp yanında kuru soğanla çay yerine yanında ekşi ayran içilip gün boyu açlıklarının giderildiğini anlatırken o günleri hatırlıyor hamsi zamanı gelince ailesinin karnının doyduğunu anlatıp annesinin hamsiyi sacta kızartıp yer sofraları olmadığından bir örtü üzerinde sacın etrafında halka olup geçim derdinde olduklarını anlatırken açık çayından bir yudum çekti. Hemen yanındaki bakkal Mehmet Güzel av merakından söze girdi. Avcılık merakının hiç bitmeyeceğini hele de kara tavuk avlamanın özellikle kızıl gagak cinsinin avlamak usta avcılık işi olduğunu ilk kuş avının üstten barut doldurmalı şimşir dipçikli el yapımı çakmaklı kuş tüfeğiyle vurduğu avını anlatırken ıslanmadık kış gününün geçmediğini ifade ederken çayının bittiğinin farkında değildi. Sobanın yanmasıyla sandalyesini geri çeken balıkçı çinçin muzaffer hoş güzelde dedi. Tirsi balığının ızgarasını mangalda dertlere deva olduğunu yağının mangal söndürdüğünü kokusunun dostları mangal başına çektiğini bilmiyor musunuz? Bütün bu konuşmaları cam kenarında dinleyen balıkçı Beshat kalın bıyıkların altında gülümseyerek dostları dedi, her mevsimin kendince güzelliği var o zamana ait nimetleri var dedi. Sizin dediklerinizin hepsinin bir başka tadı bir başka güzelliği var. Bakın dışarıya kar bembeyaz örtüsüyle geldi, onun bu güzelliğine kimsenin bir şey diyebileceği olabilir mi ? Gün iyice aydınlanmış, Kahvehanenin içi dolmaya başlamışken konağın İbrahim bir başka konuya değindi. Kış gelip kar yağdı mı ineklerinin sevinç ten gün boyu ahırda horon teptiklerini , kayak kaymak için kendisinden izin alıp sağlık ocağından, bayır aşağı kayak yaptıklarını; kaymaktan derilerinin inceldiğini anlatırken bir hayli neşeliydi. Çaylar içilip bir süre sessizlik olup gargalinin Kemal yarın sabah erken gelin tembihiyle ayrılırken ben ise yoğun geçecek bir kış gününe hazırlanıyordum. İsmail TÜRKMENDAĞ 06/12/2011 |
Yorumlar |
10/12/2011 15:31 Çok başarılı kuzen yazılarının devamını dilerim ellerine ve yüreğine sağlık ... MELDA DAŞ |
Yazarın diğer yazıları |
GİT OĞLUM YARIN İMECEMİZ VAR KOMŞULARA HABER VER - 13/10/2013 |
GİT OĞLUM YARIN İMECEMİZ VAR KOMŞULARA HABER VER |
BAK BAKALIM KIDIK DAYI DÜKKANINI AÇMIŞ MI? - 21/04/2013 |
BAK BAKALIM KIDIK DAYI DÜKKANINI AÇMIŞ MI? |
ÇAVUŞLU'NUN HAMALLARI - 20/01/2013 |
ÇAVUŞLU'NUN HAMALLARI |
MISIR UNU VE KARALAHANA... - 06/12/2012 |
MISIR UNU VE KARALAHANA... |
HAZIR MEKTUP ( OKUMANIN ÖNEMİ ) - 12/11/2012 |
HAZIR MEKTUP ( OKUMANIN ÖNEMİ ) |
ESKİLERDE BİR DÜĞÜN - 03/02/2012 |
Geçmişte eskilere ait bir köy düğünün hikayesi .. |
ÇAVUŞLUM BENİM - 08/07/2011 |
ÇAVUŞLUM BENİM |
SEVDASINA SEVDALANDIĞIM SEVDAM - 05/04/2011 |
SEVDASINA SEVDALANDIĞIM;SEVDAM |
BU AKŞAM BİR YERE AYRILMA !!! - 19/01/2011 |
BU AKŞAM BİR YERE AYRILMA !!! |
Devamı |