Mustafa YAYLA
myayla@gmail.com
28/07/2018 Kasabada gelin bu akşam çok geride bıraktığımız kırk yıl kadar öncesi yıllara gidelim.Denizin kıyıları dövdüğü,Gemi taşından,Karaburun'a kadar uzanan kumsallar,çakıllar,kumları yalayan köpük,köpük dalgalar.Sabah tanla ışıyıp,akşama eren sahiller.Her temmuz sonu ümitle başlayan hasat.Derin vadilerde Karadeniz insanına Allah'ın sunduğu en büyük armağan fındık..
.Fındık dedin mi duracaksın.Ele avuca sığmayan,bitmek tükenmek bilmeyen hikayesiyle Karadeniz yamaçlarının efsane meyvesidir.Dalda paradır.Altındır.O düştü mü harmanlara Kasabaya çingeneler akın ederdi eskiden.Meşhur Kasabada ağalığa özenen Ahmet Asim'in evinin altına çadırları atarlardı.Belki yüzlerce çatır deniz kıyısında kumların üzerinde beyaz beyaz mantar gibi parlardı.Çingeneler kasabaya geldi mi yer yerinden oynar huzur kalmazdı.Yüzlerce çingene kadını sırtlarında torbalar içinde çocukları saldırırdı harmanlara,köylere.fal bakarlar fındık dilenirkerdi.Kocaları burma bıyıklı kara kara duvar gibi herifler çadırların kapısında keyif çatarlar,Ufacık çingene kızları ellerine su dökerdi.Bir ağanın dört beş karısı onlarca çocuğu olduğu söylenirdi.Kara kantar tartmayan bu adamlar parmaklarında şövalye yüzük, Dişleri altından, yaşlı adam taşıyamayacak hale gelmiş hasta görünümlü atlara binip kasabada çaka satarlardı.Eşekleri o yıllarda çingene çadırlarının kapısında tanıdım.Onlarca eşek kızgın kumların üzerinde açlıktan cit kemikleri parmakla sayılır olmuş açlıktan anırır dururlardı.Ahmet Asim Ağa fötör Şapkası aba zıpka pantolunu körüklü çizmesiyle dor atına biner çaka ata ata çingene ağasının çadırına rakı içmeye giderdi akşamları.Zaten çingeneler ondan cesaret alırdı.Çingene kadınları etraflarında fır döner, deniz kıyılarında çoban ateşleri çatılır etler kebap yapılır kuzular kesilirdi.Deniz kıyıları bir yandan yokluğu cehaleti yaşarken Üç beş ağa zihniyetli kabadayı kumlarda çingene dansı yapıp,İncecik sırım gibi esmer,uzun saçlı çingene kızlarıyla gecenin geç saatlerine kadar eğlenirler oyunlar oynarlar çingene palavralari dinlerlerdi.Ertesi gün harmanlardan çuval çuval fındıklar göçer el değiştirdi.Belki yirmi otuz yıldır yoklar.Her şeyin değişime uğradığı gibi onlarda yitip gittiler.Ne kadar kötü olsalar da bazen ansızın insanın hayaline düşüyor.O günlere gidip bir kaç dakika yaşayı veriyorsun.Eskileri hatırlayıp yad ediyorsun.Zaman geçiyor dostlar değişerek hissettirmeden uçarcasına.Çingeneler gelmiyor artık....Bizlerde çingenelere gidemiyorsak Köprüler atılmış diyebilir miyim.Zaman değirmeninde yitip gittik hiç olduk....En güzel hafta sonu hepimizin olsun.Ümitlerimiz candan ve gerçek olsun........M.Yayla-Görele
|
