• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/cavuslutesisleri
  • https://twitter.com/cavuslu_org
Üyelik Girişi
ÇAVUŞLUDAN
Facebook ta ÇAVUŞLU HABER

ÇAVUŞLU DA DÜĞÜN TARİHLERİ
GİRESUNSPOR

GÖRELESPOR
GÖRELEYİ CANLI İZLEYİN
İLLER ARASI MESAFE
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957
NAMAZ VAKİTLERİ
Hava Durumu
google Reklam
Site Haritası

sanalbasin.com üyesidir

Hüseyin ÇAKICI
huseyin25@gmail.com
TRAFİK KAZALARI VE BİR ANI...
01/04/2018
Kaç zamandır şehirlerarası yolcu taşımacılığı konusunda yazı yazmak istiyordum. Bir türlü yazmak kısmet olmadı. Bu akşam bir trafik kazasında şoförle birlikte iki yolcunun öldüğünü ve otuz kırk kişinin yaralandığını öğrenince eski anılarımı derleyip yazı yazmaya karar verdim. 12 Eylül sonrası cezaevinden çıktığımda Görele de As Turizm yazıhanesine bank görevlisi olarak çalışmaya başladım. Zaman içinde yazıhanecilikte epey çevre edindim. Çok sevdiğim şoför dostlarımı kaybettim. Çok ilginç ve aynı zamanda çok sorumlu meslektir otobüsçülük, hele de otobüs şoförlüğü. Şoförlerin çoğunun sosyal güvencesi olmadığı gibi sosyal hayatları da otobüsün içi ve mola yerleri ile sınırlıdır. Önemli kazançları da yoktur. Sefer üzeri çalışırlar. Her seferinde gidiş geliş olarak iki yolcu biletine karşılık ücret alırlar. Anadolu dan metropollere taşınan insanlar mevsimlik yolculuk yaparlar. Köyle bağları olanlar yazın köyde tarlalarında ve bahçelerinde ürettiklerini kışın şehirlerde tüketmek için köylerine giderler. Otobüsler aslında yolcu taşımazlar bagaj(yük-Kargo) taşırlar. Bagajları için ücret öderler kendileri ücretsiz giderler. Şoförlüğün eğitimi okulu da yoktur. Neden yoktur, bu önemli sektöre devlet neden el atmaz bilinmez. Örgütlü de değillerdir. Bir dernekleri sendikaları da yoktur. Güçlerinin farkında da değillerdir. Otobüs şoförlerinin bir hafta direksiyona çıkmaması ülkede bütün dengeleri önemli ölçüde değiştirir. Bu vesile ile bir anımı paylaşmak istiyorum. Görele'den İstanbul a geliyorduk. İstanbul'dan gelen arabadan yazıhanenin anahtarını almam gerekiyordu. İstanbul'dan gelen otobüsü dikkatle takip ediyorduk. O zamanlar cep telefonu yoktu. Aracımız boş sayılacak kadar boştu. İstanbul’a servis almaya gidiyorduk. Bir an kartal bir taksi otobüsün önünden hızla sağ tarafa gidip şarampole yuvarlandı. Bizim şoföre durmasını söyledim. Şoför önce durmak için tereddüt etti. Hemen dur dedim. O aracın içinde insanlar var. Yarın servisi iki saat geç alırsın deyip otobüsü durdurdum. El fenerini alarak indim. Muavine tedbir almasını ön ve arkalara reflektör koymasını tembih ettim. Trafiği durdurarak bir kamyonu aracın şarampole gittiği yere çevirerek farından yararlanıp devrilen aracın yanına indim. Karanlıktı inlemeler geliyordu. Yüksek sesle geliyorum diye bağırdım. Vardığım yerde ne ile karşılaşacağımı bilemediğim için tedbirli davranmaya çalışıyordum. Ne olur ne olmaz yanına vardığımda benzin kaçağından araç alev alıp patlayabilirdi de. Aracın yanına vardığımda araç tekerlerinin üzerinde duruyordu, ancak koltuklara kadar tavan yapışmıştı. Aracın sürücüsünü gördüm kendi çabası ile araçtan çıkmıştı. Başka kim var dediğimde çocuklarım ve eşim deyiverdi. Şok içindeydi. Aracın kapısını açtım içeride on on iki yaşlarında iki erke çocuk vardı. Kan içinde idiler, hemen dışarı çıkardım. Bu ara duran araçlardan insanlarda yardıma gelmişti. Görünürde çocuklar kazayı küçük yaralarla atlatmışlardı. Aracın sahibi eşim eşim yok dedi. Ararken ayağıma bir şey takıldı. Kadın ayaklarına kapanmış oturur vaziyette idi. Ben dokununca devriliverdi. Hemen yaşayıp yaşamadığına baktım yaşıyordu. Nefesini kontrol ettim. Oradaki insanlarla kollarımızı sedye vaziyetine getirip yola kadar çıkarttık. Diğer insanlar çocukları çıkarmışlardı. Kadını yavaşça asfaltın üzerine yatırdım. O ara bir araçla hemen hastaneye götürülmesi gerekiyordu. Bir binek taksi almak istemedi. Adamın yakasına yapışarak kapıyı zorla açtırdım. Kadın ve çocukları araca koydurdum Hemen en yakın hastaneye götürmesini söyledim. Bir başka takside babayı alarak peşlerinden gittiler. Yolu trafiğe açtıktan sonra bizde otobüse bindik. Ama her tarafım kan olmuştu. İlk mola yerine bu şekilde gittim. Sanırım Tosya Yazıçam tesisleri idi. Orada üzerimi değiştirdim. Bölge trafiğe haber verdim. İki küçük çocuğun " Ölme anne ne olur ölme" diye ağlamaları hala kulaklarımı tırmalar. Yolumuza devam ettik. Yaklaşık bir ki ay sonra memlekete dönerken mola yerine geldiğimde mola yerinin sahibine kazadakilerin durumunu sordum. Kurtulmuşlardı. Anne ile küçük oğlan çocuğunu Hacettepe ye sevk etmişler. Baba bir zaman sonra arabasını almaya geldiğinde tesise uğramış beni sormuş. Eğer o kişi olmasaydı şu an eşim ve çocuklarım yoktu demiş. Bana teşekkür etmek istemiş. Lokanta sahibi de benim için o öğretmen teşekküre gerek yok. Biz iyi tanırız kim olsa aynı şeyi yapardı. Sizlerin kurtulması onun için en büyük mükafat biz kendisine söyleriz deyip adamı göndermişler. Çok sevindim. Bir ailenin kurtulmasına aracı olmak beni çok mutlu etti. Tabi ki yaklaşık on-on beş yıllık otobüsçülük hayatımda çok kazalar gördüm. Çok şoför arkadaşlarımı kaybettim. Bunlardan Bilal İyibil, Esat Poşul ve Ömer Kodalı’yı anmak isterim. Ruhları şad olsun. Bu can arkadaşlarım başka şoförlerin hataları sonucu yatak yerinde yattıkları yerde hayatlarını kaybettiler. Geçen gün Osmancık'ta hayatını kaybeden şoför arkadaş ve yolculara rahmet, ailelerine baş sağlığı diliyorum. Bu kazaların sorumluları bu güzel ülkemizi tüm olanakları varken Emperyalizmin dayatması sonucu kara taşımacılığına mahkum edenlerdir. Yıllardan beridir değişen bir şey yok. Değişen tek şey araçların modelleri iyileşiyor, bilet fiyatları artıyor ama şoförlerin ücretleri sıkıntıları iş stresleri hiç azalmıyor. Kazasız mutlu sağlıklı yolculuklar diler saygı ve sevgilerimi sunarım.

29.03.2018 Hüseyin ÇAKICI / Emekli Tarih Öğretmeni

NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  - Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz 
 


1721 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

Ispanak Sorunu ve Yaşadığımız Coğrafyanın Özelliklerini Bilmek… - 07/11/2019
Ispanak Sorunu ve Yaşadığımız Coğrafyanın Özelliklerini Bilmek…
GİRESUN TİCARET LİSESİ - 18/06/2018
GİRESUN TİCARET LİSESİ
ANNELER GÜNÜ - 13/05/2018
ANNELER GÜNÜ
Minareyi çalan kılıfına uydurur. - 08/04/2018
Minareyi çalan kılıfına uydurur.
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi7
Bugün Toplam1067
Toplam Ziyaret4277144
NÖBETÇİ ECZANE



   
  

google reklams