HASET VE KISKANÇLIK15/01/2016 Kıymetli Müminler! İnsanlıkla yaşıt günahlardandır haset ve kıskançlık. Hz. Âdem’in yaratılmasıyla başlar bu şeytani hasletler. Şeytanın kibrini besleyen en temel duygulardır. İçerden gelen bir ses “Neden o, neden ben değilim” der durur. Sonunda iyiden kötüye, iyilikten kötülüğe dönüştürüverir. Haset ve kıskançlığın hal değiştiren, iyiden kötüye dönüştüren özelliği Habil ile Kabil’in olayında da karşımıza çıkıyor. Kabil, kıskançlık yaşayan hemen her birey gibi zaman ile değersizlik, çaresizlik, öfke, mutsuzluk ve yalnızlık gibi duyguları da yaşadığından çözümü zarar vermekte buluyor. Maide Suresinde bu hadiseyi anlatan ayetler şöyledir: “Onlara, Âdem'in iki oğlunun haberini gerçek olarak anlat: Hani birer kurban takdim etmişlerdi de birisinden kabul edilmiş, diğerinden ise kabul edilmemişti. (Kurbanı kabul edilmeyen kardeş, kıskançlık yüzünden), “Andolsun seni öldüreceğim” dedi. Diğeri de “Allah ancak takva sahiplerinden kabul eder. Andolsun ki sen, öldürmek için bana elini uzatsan (bile) ben sana, öldürmek için el uzatacak değilim. Ben, âlemlerin Rabbi olan Allah'tan korkarım.” dedi. Nihayet (Kabil’in) nefsi onu, kardeşini öldürmeye itti ve onu öldürdü. Bu yüzden de kaybedenlerden oldu.”1 Kıymetli Kardeşlerim! Kıskançlık, kendisinden Allaha sığınılacak en önemli tehlikelerden biridir ki, “Muavvizeteyn” olarak bilinen iki koruyucu sureden biri olan Felak Suresinde nsanlara “kıskandığı vakit kıskanç kişinin şerrinden”1Allaha sığınmak gerektiği öğretiliyor. Allah yarattığı kulları biliyor. Kıskançlık ve haset batağına düşen bir kulun her türlü şerre müptela olabileceğinden hareketle yine kullarını uyarıyor. Haset ve kıskançlığın tehlikesini, yıktığı yuvalara, hapse ve kabre düşürdüğü canlara bakarak anlayabiliriz. Bu şeytani hasletlerden neşet eden bir anlık öfkenin, nice çocukları öksüz, yetim ve ailesiz bıraktığını hepiniz bilirsiniz. Efendimiz (sav) de “"Ancak iki kişiye gıpta edilir. Bunlar, Allah'ın kendisine verdiği malı hak yolunda harcayan kimse ile Allah'ın kendisine verdiği ilim ve hikmete göre karar veren ve onu başkalarına öğreten kimsedir."2 buyurarak başkalarına imrenmenin sınırlarını çizmiştir. Daha öteye geçerek haset ve kıskançlık duyguları beslenirse, “Ateşin odunu yakıp tükettiği gibi haset de iyi amelleri yakar bitirir.”3 Hadis-i Şerif’inin dehşetli manasından da anlaşılacağı üzere, ahiretimize yani baki hayatımıza ciddi zararlar verebilir. Kardeşlerim! Bize yakışan, Ensar’dan bir Müslümanın, “Ben kalbimde hiçbir Müslümana karşı kin, nefret ve samimiyetsizlik bulundurmam ve Allah’ın kendisine ihsanda bulunduklarından dolayı hiç kimseye haset etmem”4 dediğini ve bu özelliğinden dolayı Efendimizin (sav) onu cennetle müjdelediğini bilmek ve buna uygun davranarak cennet yolunu tutmaktır. Yolunuz cennet yolu olsun. Allah yardımcınız olsun. Giresun İl Müftülüğü 1 Felak, 113/5 2 Buhari, Zekat, 5 3 Ebu Davud, Edeb, 44 4 İbn Hanbel, III, 166 |
625 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |