İNFAK ŞUURU VE ZEKÂT- ÖŞÜR

Aziz Müminler!

İslam dininin gayesi, kâmil iman ve sâlih amel sahibi insanlardan oluşan huzurlu bir toplum oluşturmaktır. Toplumu bu kıvama ulaştıracak dini vecibelerimizden biri de infaktır, İnfak ile ilgili birçok ayet ve hadis bulunmaktadır. Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerimde ; “Ey iman edenler! Kendisinde hiçbir pazarlığın, dostluğun ve şefaatin bulunmadığı kıyamet günü gelmeden önce, size verdiğimiz rızıklardan Allah yolunda harcayın…” [1] ayetiyle bizi infaka teşvik etmektedir. Peygamberimiz (sav) de  “Yarım hurmayla bile olsa kendinizi cehennem ateşinden koruyunuz.”[2] buyurarak infakın önemine değinmiş, şahsi hayatında da bunu her zaman uygulamıştır.

İnsanı maddenin esiri haline getiren modern hayat, onu, temel ihtiyaçlarının ötesinde daha fazla tüketmeye ve sürekli kendisi için harcamaya yönlendirmektedir. Ayrıca cimrilik ve servet biriktirme hırsı da kişiyi akraba, komşu, fakir fukara ve ihtiyaç sahiplerinin seslerine kulak vermez hale getirmektedir.  

Zekât vermekle yükümlü olanların, yükümlü oldukları andan itibaren en kısa zamanda zekâtlarını vermeleri gerekir.

Değerli Kardeşlerim!

Bizlere Allah’ın rızasını kazandıracak infak yollarından bir tanesi de, toprak mahsullerinin zekatı olan öşür’dür. Öşür, topraktan elde edilen ürünlerin, belirli oranda verilmesi gereken mali bir görevdir. Kur’an’da: “Her biri mahsul verdiği zaman mahsulünden yiyin, hasat gününde de hakkını verin” [3] buyrulmaktadır. Buna göre toprak ürünlerinin zekatı olan öşür, ürünler toplandıktan sonra üzerinden yıl geçmeden verilmesi gerekir. Bölgemizde yetişen, başta fındık olmak üzere, mısır, buğday, çay gibi ürünler, toprak mahsulü olduğu için öşrü verilmelidir. Tarımsal ürünlerin zekatında, elde edilen hasılattan, ürün için yapılan günümüz tarım 

şartlarının getirmiş olduğu mazot, gübre, ilaç, işçilik vb. ekstra masraflar çıkarıldıktan sonra, geriye kalan ürünün nisap miktarına ulaşması halinde, tabiî yollarla sulanan arazide onda bir, masraf veya emekle sulanan arazide yirmide bir oranında öşür verilmesi gerekir.[4] Tarım ürünlerinin nisap miktarı 653 kg.’dır.

Arazi,ortakçılık,yarıcılık (müzâraa) usulü ile kiralanmışsa, mal sahibi ve mahsulün hasadını yapan kişi, hisselerine düşen mahsulün zekâtlarını ayrı ayrı verirler.

Mahsullerin öşrü, diğer zekat mallarında olduğu gibi fakirlere, miskinlere, borçlulara ve Allah yolunda olanlara verilir.

Değerli Kardeşlerim!

Müftülük hizmetlerimizde Kuran Kursu ve Hafızlık Kuran Kursu faaliyetlerimiz önemli bir yer tutmaktadır. Bu kurslarımızda öğrenim gören ihtiyaç sahibi öğrencilerimizin giderleri hayırsever kardeşlerimizin destekleriyle karşılanmaktadır. Mahsullerinin öşürlerini verecek olan kardeşlerimizden Kuran Kurslarımızda öğrenim gören hafız öğrencilerimize desteklerini bekliyoruz.

Muhterem Müminler!

Emanet olarak bizlere lütfedilen malın ve mülkün sorumluluğunu bilelim. Bizim için temizlenme ve yücelme vesilesi olduğu bilinciyle zekat ve öşür ibadetini, en güzel şekilde yerine getirelim. Cenab-ı Hakk’ın rızasını gözeterek vereceğimiz zekât ve öşrün, sevaplarımızı çoğaltacağının, malımıza bereket, hayatımıza huzur getireceğinin bilincinde olalım. Zekât ve öşür vermemenin büyük bir günah olduğunu unutmayalım.

Hutbemi bir ayet mealiyle bitirmek istiyorum: “Herhangi birinize ölüm gelip de ‘Ey Rabbim! beni yakın bir zamana kadar geciktirsen de sadaka verip iyilerden olsam’ demeden önce, size rızık olarak verdiğimiz şeylerden Allah yolunda harcayın.” [5] 

Recep UNUTMAZ

Bulancak Müftülüğü

İlçe Vaizi

Yorumlar