PROF. DR. TOPAL, “ARTIK VAKİT TAYİN EDEN ALETLERE UYUYORUZ” 30/06/2014
Giresun’un Görele İlçe Müftülüğünü ziyaret eden Göreleli Prof. Dr. Şevket Topal, vatandaşların sıkça sorduğu imsakiyelerdeki saatlerin hangisine uyacağız sorusunu yanıtladı.
Oruç ibadeti ile ilgili orucun imsak vaktinden güneşin batışına kadar geçen sürenin olduğunu belirten (RTEÜ) Recep Tayyip Erdoğan Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Şevket Topal, “Oruç imsak vaktinden güneşin batış anına kadar kişinin yemeden içmeden ve dinen yasak olan tüm fiillerden kendisini koruması demektir. Dolaysıyla imsak vakti dediğimiz andan itibaren güneşin batış anına kadar yani akşam namazı vaktine kadar oruçla alakalı yasak olan hiçbir fiili işlememiz gerekir. Geçmiş toplumlar ümmi bir toplum olduğu için ümmi demek cahil anlamına gelmez fakat okuma-yazma ve eğitim-öğretim faaliyetlerini çok fazla bilmeyen bir toplum demektir. Bu toplumda ümmilik olmakla birlikte zaman kavramı da vardır. Gün nerde batar öğlen nerde olur akşam nerde başlar bunlar bilinir. Hatta peygamberimizin dönemine gitmeye gerek yok bundan 20-30 sene önce saatin olmadığı bir dönemde köylerde yaşayan insanlar bunu bilirdi. Belki 5 veya 10 dakika değişmeli olarak o vakti tayin ederlerdi. Günümüzde göz kararı ile ölçmeye gerek yok çünkü saatler var astronomi aletleri var. Bu aletler sayesinde o gözlemi bir tarafa bıraktık artık vakit tayin eden aletlere uyuyoruz” dedi.
İmsak’ın ne demek olduğunu Ramazan ayında imsak’ın neden erken başladığını dile getiren Topal, ”Evet, gönümüzde fıkıh imsak’ın ne olduğunu şöyle tespit ediyor peygamberimiz dedi ya fecirle birlikte oruca başlamamız veya fecirle birlikte yatsı namazının vaktin bitmesidir. Fecir iki türlü karşımıza çıkıyor. Bir kısım ulama diyor ki fecir güneşin ilk ışıklarının çıktığı andır, diğer bir kısım ulamada diyor ki fecir güneş ışığının yayvanlaştığı halidir diyor. Biz fecri güneşin ilk göründüğü an dersek o zaman vakit farklı olur güneşin ışığı yayvanlaştığı an dersek o zaman arada 10-15 dakika gibi bir fark olur. Bizim ibadet hayatımızsa ast olan ihtiyattır yani 10-15 dakika gibi bir süreyi tutmak gerekir. Bir garantili iş yapmak var birde ya tutarsa diye iş yapmak var. Şimdi bu günkü diyanetin uyguladığı en iyi yöntemdir. İbadetlerimizi oruçlarımızı tehlikeye atmayalım. Televizyonlara çıkarak diyanet bizi oruca erken başlatıyor geç açtırıyor şeklindeki sözlere kesinlikle itibar edilmemesi gerekir. Çünkü diyanetin hareket noktası fıkıhtır. Bu günkü diyanetin tespiti kesinlikle doğrudur. İnsanlarımızın aklına acaba biz fazlamı oruç tutuyoruz diye bir şey gelmesin” diye konuştu. Haber - fotoğraf : Bekir ÖZTÜRK / ÇAVUŞLU HABER 
| 
