Araştırmacı Yazar İbrahim Refik: Nitelikli İnsan Gücü ve Geleceğimiz28/11/2012
Araştırmacı yazar İbrahim Refik, Batılı bazı düşünürlerin,
Türkiye'nin içinde bulunduğu durumu, hazine sandığının üzerinde oturan
dilenciye benzettiğini belirtti. Görele Belediyesi Hasan Ali Yücel Kültür Merkezi Salonunda yapılan konferansa Görele Belediye Başkanı Ertuğrul Melikoğlu, Görele AK Parti İlçe Başkanı Tolga Erener, Görele CHP İlçe Başkanı Fikri Bilge, Görele MHP İlçe Başkanı Muhammet Demirbaş, Görele İlçe Müftüsü İsa Kaynak, Dernek Başkanı Adem Karadirek, yönetim kurulu ile çok sayıda vatandaş katıldı. Tarih şuurunun çok önemli olduğunu, tarihten örnekler vererek anlatan İbrahim Refik, " Anadolu'da ana rolü oynarsanız, birbirinizi karşılıklı severseniz ve fedakar olursanız, bundan sonraki günleriniz bahardır. Tarih bir ideoloji değildir, tarih bir bilimdir, tarih bir disiplindir” diye konuştu. Tarih biliminden istifade edebilmek ve tarihi iyi anlayabilmek için günümüzün anlayışına göre değil o dönemin anlayışına göre hareket edilmesi gerektiğini ifade eden İbrahim Refik, “O dönemin mantığını kavrayabilmeliyiz ki tarihi doğru anlayabilelim, dolayısıyla bugünümüzü doğru anlayabilelim. Batı medeniyeti ile bizi ayıran temel kriterlerden bir tanesi insan özelidir. Bakın dikkat ederseniz okuduğunuz gazetelerde, seyrettiğiniz filmlerde şunu görürsünüz; Batıda şahıslar unvanları ile anılırlar. Mareşal Hiddenburg, Kont Ojeni, Matmazel Noraliya Yani önce unvanlar sonra isimler gelir. Unvanınız yoksa bir hiçsinizdir, aristokrat sınıfa dâhil değilsinizdir, hayatta gerçekten bir şansınız yoktur. Peki, bizim medeniyetimizde nasıldır? Ahmet Paşa, Hüseyin Efendi, Aliye Sultan yani önce insandır sonra unvan. Çünkü insan olma şerefinin önüne hiçbir şey geçemez. Dolayısıyla insan olma unvanı bütün unvanların önünde gelir. Bizim atalarımızı dönemin çağdaşlarından ayıran temel kriterlerden biri de onlarda soylu sınıfın olmayışı daha doğrusu soylu sınıfın yok edilişidir. İnsan olmanız, liyakatli olmanız, zeki olmanız sizin istediğiniz ve hak ettiğiniz makama gelmenizi sağlar. Bu anlayış o dönemin şartları için mükemmel bir şeydir. Çünkü o dönemde Batı'da ne kadar zeki ve yetenekli olursanız olun eğer aristokrat bir aileye sahip değilseniz hayatta hiçbir şansınız yoktur. Ama Osmanlı'da eğer iyi bir müzik zekanız varsa sistem sizi Itri yapabilir. İyi bir mühendislik zekanız varsa sistem sizi Mimar Sinan yapabilir. Hatta Sokullu gibi bir Hıristiyan çocuk gelip devletin başına sadrazam yani başbakan olabilir. Bu yapı Osmanlı Devleti'nin kendine olan güveninin bir göstergesidir. Ve dolayısıyla bu Osmanlı'yı çağdaşlarından ayıran temel ve çok önemli kriterlerden bir tanesidir" şeklinde konuştu Haber - Fotoğraf : Bekir ÖZTÜRK / ÇAVUŞLU HABER
|
2283 kez okundu |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |