• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/cavuslutesisleri
  • https://twitter.com/cavuslu_org
Üyelik Girişi
ÇAVUŞLUDAN
Facebook ta ÇAVUŞLU HABER

ÇAVUŞLU DA DÜĞÜN TARİHLERİ
GİRESUNSPOR

GÖRELESPOR
GÖRELEYİ CANLI İZLEYİN
İLLER ARASI MESAFE
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957
NAMAZ VAKİTLERİ
Hava Durumu
google Reklam
Site Haritası

sanalbasin.com üyesidir

Ali Zafer TOPŞİR
aztek0606@hotmail.com.tr
31 ARALIK 2014: DEĞİŞİM
22/12/2012

 

Sayın Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın 1987-1988 yıllarında Refah Partisi Genel Merkezi'ne toplantılar için gelip, MTA Genel Müdürlüğü karşısındaki cami de namaz kıldıktan sonra cami cemaatinden bir arkadaş Sayın Başbakanımızın kim olduklarını sormuş ve bizde "Geleceğin Başbakanı" demiştik. Ancak bu sözümüze o arkadaşımız gülüp geçmişti. Daha sonra Ankara'dan - Diyarbakır'a oradan da Gümüşhane'ye sürgün gittim. Sayın Recep Tayyip Erdoğan geleceğin başbakanı olacak dediğimde sadece Gümüşhane'de İçme Suları Şube Müdürü'nün dikkatini çekti ve nedenini sordu. Bende; Sayın Erbakan'ın cami cemaatine hitap ettiğini, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'ın ise meyhaneden - kumarhaneye, camiden - tekkeye, herkese ve her kesime hitap ettiğini ve kucakladığını söylemiştim. O da derin derin düşünmüştü. Çünkü o günlerde Sayın Başbakanımızı Türkiye tanımıyordu.

   Hal bu ki Sayın Necmettin Erbakan'ın siyasi meymarlığında ki Refah Partisi, partiyi tüm İslami kesime mal etmiş olup, partiye ilgi duyan herkes geceli gündüzlü proje ve olgu peşindeydi. Ayrıca kendileri başta olma üzere, bir koldan Recep Tayyip Erdoğan, bir taraftan Melih Gökçek, bir taraftan Halil İbrahim Çelik, bir taraftan Hasan Hüseyin Ceylan ve bir taraftan da Şevki Yılmaz tüm Türkiye'yi adım adım tarıyorlardı. Yine Milli Gençli Vakfı geceli gündüzlü hem öğrencilerle hem de gençlerle ilgileniyordu. Bunun yanında müthiş bir okuma ve eğitim çalışmaları yürütülüyordu (Keşke Milli Gençlik Vakfı politize olmasaydı).

O günlerden beri, köprünün altından çok sular aktı. Sayın Necmettin Erbakan'da, Sayın Recep Tayyip Erdoğan'da ve Sayın Abdullah Gül'de Başbakan oldular. Bu dönemlere hepimiz şahidiz.

Bugüne geldiğimizde geçmişteki gibi tartışmalı bir durum var. Şöyle ki 12 Eylül 1980'den önce siyasiler tartışma yerine seçime gitselerdi, bence kesinlikle 12 Eylül 1980 darbesi olmazdı. 28 Şubat 1997'den önce tartışmalı ortamdan çıkmak için seçime gidilseydi, 28 Şubat 1997 darbesi olmazdı. 1999 seçiminden sonra zorlama hükümetler kurulma yerine seçime gidilseydi, 2001 darbesi olmazdı. Nitekim 2007 tartışmalı ortamı Temmuz 2007 seçimiyle aklanıp temizlenmiştir. Çünkü seçimler halka başvurup, tartışmaları sona erdirerek ortamın sakinleşmesini sağlar.

İçinde bulunduğumuz dönemde Suriye konusu tartışmalıdır, hizmetle iktidar arası tartışmalıdır, Sayın Cumhurbaşkanımızla Sayın Başbakanımız arasında halk içinde tartışma algısı vardır. Etnik köken ve mezhepsel tartışmalar yoğunlaşmıştır. Laik -anti laik tartışması hala devam etmektedir. Başörtüsü sorunu net olarak çözüme kavuşmamıştır. Kısaca siyasette değişim diyerek yola çıkıp, değişim siyaseti uygulamak sonuç getirmemiştir. Algı değişimi olguya aksetmediği sürece değişim olmaz. Yasa değiştirmekle de ülkede değişim olmaz. Değişim ancak zihniyet ve olgu değişimiyle olur. Cumhuriyet döneminin başlangıcında değişim toprak reformuyla başlasaydı, bugün Türkiye bambaşka bir ülke olurdu.

Son günlerde gazetelerden edindiğim bilgilere göre yapılacak ilk seçim kaset savaşları seçimi olacaktır. Nitekim kaset savaşlarını daha öncelerden de gördük. Hizmetin lideri Sayın Fethullah Gülen Hocaefendi 22 Mart 1999'da ABD'ye gitme mecburiyetinde kalmışsa, bu kasetler yüzündendir. Son dönemde CHP Genel Başkanı Sayın Deniz Baykal CHP Genel Başkanlığı'nı bırakmak mecburiyetinde kalmışsa, kaset savaşları yüzündendir. Korkarım ki bundan sonraki siyasi değişimlerde kaset savaşlarıyla yürüyecek gibi.

Kapitalist sermayenin patronu gösterilen Koç Grubu ile İslamcı sermayenin patronu gösterilen Ülker Grubu ortaklığı artık İslamcılığın Ebu Zer anlayışını bitirmiştir. Bir lokma, bir hırka edebiyatı da bitmiştir. Bu ortaklık bir devrimdir. Bu devrim bir dönemin ya bin yıl süreceğinin işareti ya da bitişinin başlangıcıdır. Siyasilerin yerine ben olsam, hiç olmazsa dar bölge sistemiyle siyasette değişimi başlatır ve halkın siyasete çoktan seçmeli adaylarla değil kendilerinin seçtiği ve arkalarında duracağı milletvekilleriyle yön vermelerini sağlardım.

Görünen köy kılavuz istemez. Yukarıda ki veriler 31 Aralık 2014 gününe kadar bu yeni süreçte Türkiye'de çok şeylerin değişeceğini göstermektedir. Hadi hayırlısı.    

 

 Ali Zafer TOPŞİR

NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.          

 

 

 

 



2436 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

HİLTON (9. VE 10. KOĞUŞ) - 09/03/2014
HİLTON (9. VE 10. KOĞUŞ)
KINALI KOÇLAR - 02/03/2014
KINALI KOÇLAR
SIRADAKİ GELSİN… - 23/02/2014
SIRADAKİ GELSİN…
ARAÇLARDA YANGIN ALGILAMA SİSTEMLERİ - 25/01/2014
ARAÇLARDA YANGIN ALGILAMA SİSTEMLERİ
MANİFESTO - 12/01/2014
MANİFESTO
GİRESUN’DA SAADET PARTİSİ - 28/12/2013
GİRESUN’DA SAADET PARTİSİ
KEDİ PENÇESİ - 22/12/2013
KEDİ PENÇESİ
ANADOLU TÜRKİSTAN CUMHURİYETİ - 15/12/2013
ANADOLU TÜRKİSTAN CUMHURİYETİ
MÜCADELE BENİM HAYATIMDIR: NELSON MANDELA - 08/12/2013
MÜCADELE BENİM HAYATIMDIR: NELSON MANDELA
 Devamı
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi13
Bugün Toplam1087
Toplam Ziyaret4277164
NÖBETÇİ ECZANE



   
  

google reklams