Bu gün anneler günü. Nasıl anlatsam bilemiyorum. Anne sevgisi nasl bir şey. Anneler ölünce mi kıymetleniyor. Anne sevgisi mezara bir tutam çiçek koymak mı. Ya da sarılıp koklamak, varlığını hissetmek mi. Annemi özlemiyorum desem yalan olur. Biliyorum ki o beni daha çok özlüyor. Çocukluğumda hatırladığım mısır tarlasında, fındık bahçesinde yorgun ama sevecen bir kadın. Dereye denize gittiğimde bağırıp çağıran kendince bizi kollayan yüreği büyük bir abide. Bir de yaramazlık yaptığımızda kendi yöntemleriyele babamın tepkisinden bizleri koruyan bir sığınak. Gençliğimde hatırlamıyorum annemi. Her insan gibi bana en gerekli olduğu zamanda yanında yoktum. Çocukluktan gençliğe geçmeden ayrıldım annemden. Sadece yazları tatile geldiğimde gördüm. Gubette başım sıkıldığında üzüldüğümde hep ana diye ağladım. Yetişkin bir insan olana kadar hep bölük pörçük gördüm anamı. Ne zaman on iki eylül zindanlarına düştüm ana sıcaklğını hep benliğimde hisettim. Ceza evinden çıktığımda eşime çocuklarıma sarıldım önce. Sonra iki kol sarmaladı beni sım sıkı. İşte o zaman farkettim sıcaklığını. Sım sıkı sarıldım. İçime çektim kokusunu. O günden sonra ne derse evet dedim. Kızsada aldırmadım. Şimdi doksan yaşında. İki gün aramazsam kendine has tepkisi ile bana oğlum neden aramadın deyiveriyor sitemkar. Aslında her gün arıyorum. Çoğu zaman evde olmuyor. Arayıpta ulaşamadığım gün sayısı çoğalınca kız kardeşimi arayarak ağabeyin aramadı bir şey mi var diye soruyor.

Bu gün annler günü, bu sevgi bu insan üstü emek bir güne sığar mı? Aslılnda her gün anneler günüdür anne kıymetini bilene. Birileri ticarette analarımızı kullanarak para kazanıyorlar diye düşünüyorum. Buna rağmen her gün aradığım annemi bu gün de annler gününü kutlamak için arayacağım. Bana sitemli bakışını, kendine has laf çakmasını anımsayacağım. Annem babam hayattalar onlarla olmanın mutluluğunu keygini çıkarmaya çalışıyorum. 
Tüm yaşayan ve ölen annlerin özellikle anne adayı genç annelirin anneler gününü bütün içtenliğimle kutluyor, o kutsal emeklerinin önünde saygı ile eğiliyorum. 

Hüseyin ÇAKICI
Emekli Tarih Öğretmeni

NOT : Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  - Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz