Orhan KILIÇOĞLU
KİMSEYLE YALANDAN BAYRAMLAŞMAYACAĞIM(!) VE GERÇEK BAYRAMLARI BEKLEYECEĞİM.
08/08/2013 BAYRAM BİR HAK EDİŞTİR, BAYRAM BİZİM HAKKIMIZ MI Kİ? (Masum çocuklarımız hariçtir) Yazımın başlığını ‘’NE BAYRAMI BE! BAYRAM NE, BİZ KİMİZ Kİ?’’ şeklinde koyacaktım lâkin biraz kırıcı olur düşüncesiyle yumuşatarak ‘’BAYRAM BİZİM NAKKIMIZ MI Kİ’’ diye yazdım(!) Evet bayramı hak ettik mi? Asla ve asla hak etmedik! Yine de usulen birbirimize ‘’BAYRAMIN KUTLU VEYA MUBAREK OLSUN’’demek zorunda kalacağız! Duygularımı sizlerle bu istenmeyen şekilde paylaştığım için beni affedin ve hoş karşılayın lütfen. İlker Başbuğ ve beraberinde nice değerli Generallerimizin, başta JND. ALB. Mustafa Önsel olmak üzere her biri ayrı bir kahraman olan Albaylarımızın, subaylarımızın ve de Veli Küçük – İbrahim Şahin – Kemâl Kerinçsiz ve diğerleri gibi vatan hamilerinin dünyaya parmaklıklar ardından baktıkları bir bayram sabahında; bayramlaşmak için karşılaştığımızda birbirlerimizin yüzlerine acaba mertçe, delikanlıca, bayramı hak etmiş(!) bir Mü’min kul edasıyla, gönül rahatlığı içinde bakabilecek miyiz ki? BİR TARAFTA; Dinin kirli siyasetlere alet edilerek ‘’DİNİN İDEOLLEŞMESİ’’ sonucunda; otuz gün boyunca riya dolu, rahmanilikten uzak ve siyasi şovlara sahne olan iftar ziyafetleri ki bu ziyafetlerde masum Müslümanlara, kaynağı belli olmayan kirli paralarla haram lokma yedirilmiştir(!) DİĞER TARAFTA DA; Eski Genelkurmay Başkanımız İlker Başbuğ’un ve de sayelerinde hür ve bağımsız yaşayarak, ibâdetlerimizi serbestçe yerine getirmemize vesile olan değerli Komutanlarımızın ve de vatanı yoluna baş koymuş her biri ayrı bir değer olan fikir ve mücâdele adamlarımızın, “Türkiye Cumhuriyetini Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs” suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmaları(!) Anlaşılan o ki dini inancımızdan aldığımız güç ve ilhamla ile kurtarılan bu aziz vatan toprakları, şimdiler de ise din kullanılarak ‘’dini istismarıyla’’ ayaklarımızın altından bir halı gibi çekilip alınmaktadır. Din istismar edilerek, dini kılıf altında halk yığınları ikna edilmesiydi, Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ’un beraberinde bunca kıymetli vatan evlâdının, hukuki dayanaktan yoksun şaibeli ve de kim oldukları belli olamayan gizli tanıkların söylediklerine itibar edilerek “TÜRKİYE CUMHURİYETİNİ ORTADAN KALDIRMAYA TEŞEBBÜS” suçundan müebbet hapis cezası ile cezalandırılmaları hiç mümkün olabilir miydi ki? Asla buna kimse cesaret edemezdi ve cesarete yeltenen kim olursa anında milleti karşısında bulurdu. Bir Fransız düşünürün yıllar öncesi söylediği ve daha sonra Y. Nuri Öztürk’ün kendisine mal ettiği ‘’TANRI İLE ALDATILAN TOPLUMLAR ANCAK İKİ ASIR DA ZOR UYANDIRILABİLİRLER’’ sözü, günümüzü ifade açısından bir kere daha düşünmeye değer sanırım. Ne acı ve kahredici bir tablodur ki Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin ordusunun en üst kademesinde bulunan bir Komutana “Terör örgütü üyesi” olmaktan ömür boyu mahpusluk reva görülürken, diğer taraftan ise 40 bin kişinin katili EŞKIYA BAŞI APO ile devlet masaya oturtulabilmekte ve de O’nun direktifleri doğrultusunda yeni bir Anayasa hazırlanmaya çalışılmaktadır. İşin bizi kahredici bir yanı da; MHP gibi Türk milletinin yegâne sahibi ve son ümidi olan bir partinin, bu yeni Anayasa Hazırlama Komisyonunda masada yer alarak, Türk’e kefen biçmeye ant içmiş bu komisyona meşruluk kazandırmış olmasıdır. Bayramı, demir parmaklıklar ardında kahrolarak yaşamaya mahkum bırakılan bu komutanlarımızın suçları neydi acaba? SUÇLARI SADECE VE SADECE; Son 30 yılda 7 bin 918 kamu görevlisi şehit eden / 1984-2012 arasında 5 bin 557 sivil vatandaşımızı hunharca ve puştça katleden / Yapmış olduğu infazlarının ve faili meçhul cinayetlerin haddi hesabı bilinmeyen / Devletin resmi kayıtlarına geçmemiş olan cinayetler hariç, toplam 40 bin insanın canına kıymış olan / Bölgeden, 70 bin civarındaki haneden yaklaşık 400.000 kişiyi yaşadıkları köylerinden göç etmek zorunda bırakan / Henüz daha kundaktaki bebelerin karınlarını kasaturalarıyla delik deşik eden ve bundan da büyük bir zevk alan / Devletin hazinesine, 100 milyarlarca dolar zarar veren PKK denilen bir cinayet şebekesiyle, kar, kış demeden uykusuz bir şekilde kelle koltukta mücâdele ederek; geçtiğimiz otuz yıl zarfında yirmi iki bin civarında PKK lıyı etkisiz kılmaktır ki zaten orduyu bu kutsal görevler için vardır / Komutanlara suçlu muamelesi yapılıp kendilerine parmaklıklar ardının reva görüldüğü, Apo denen câninin ise serbest bırakılma hesaplarının yapıldığı ve de itibarına itibar katıldığı bu bayram sabahı, dost ve Müslüman kardeşlerimde aşağıda ki şekilde bayramlaşacağım; ‘’HAK ETMEDİĞİNİZ BAYRAMLARIMIZ, HAK EDECEK OLDUĞUMUZ GERÇEK BAYRAMLARA KAVUŞSUN İNŞALLAH’’ ORHAN KILIÇOĞLU NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org - Çavuşlu Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz |
Yorumlar |
Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın |
Yazarın diğer yazıları |
SÖZDE İSLÂMCILARA, ÜLKÜCÜLERDEN NAMUS DERSİ - 01/07/2015 |
SÖZDE İSLÂMCILARA, ÜLKÜCÜLERDEN NAMUS DERSİ |
TÜRKLÜKTEN İSTİFA EDEN MÜSTEVLİ KALINTILARI - 22/05/2015 |
TÜRKLÜKTEN İSTİFA EDEN MÜSTEVLİ KALINTILARI |
GEÇMİŞİNİ BİLMEYENİN GELECEĞİ YOKTUR! - 07/02/2015 |
GEÇMİŞİNİ BİLMEYENİN GELECEĞİ YOKTUR! |
İSRAİL MAKASIYLA TÜRKİYEYİ BÖLENLER, ÇİN'İ YAPIŞTIRIYORLAR! - 25/12/2014 |
İSRAİL MAKASIYLA TÜRKİYEYİ BÖLENLER, ÇİN'İ YAPIŞTIRIYORLAR! |
TÜRK'E KÜRT'LE TUZAK KURAN ERMENİ AVCILAR! - 30/11/2014 |
TÜRK'E KÜRT'LE TUZAK KURAN ERMENİ AVCILAR! |
ATATÜRK VE TARİHİN EN BÜYÜK OLAYI - 11/11/2014 |
ATATÜRK VE TARİHİN EN BÜYÜK OLAYI |
KÜRT ŞEREFHAN DİYOR Kİ; ''KÜRT YOKTUR ZİRA KÜRTLER OĞUZ KAĞAN'A DAYANAN BİR BOYDURLAR'' - 13/10/2014 |
KÜRT ŞEREFHAN DİYOR Kİ; ''KÜRT YOKTUR ZİRA KÜRTLER OĞUZ KAĞAN'A DAYANAN BİR BOYDURLAR'' |
BİR ALÇAĞA VATAN DERSİ - 28/09/2014 |
BİR ALÇAĞA VATAN DERSİ |
İSTANBUL'A GAVUR İSİMLİ CÂMİ - 10/09/2014 |
İSTANBUL'A GAVUR İSİMLİ CÂMİ |
Devamı |