Havaların ısınması, takvimin Haziran ayını göstermesi, insan psikolojisini farklı bir ortama doğru sürüklemekte.

  Yaşadığım şehirde eğlenceler düğünler yavaş, yavaş yapılmaya başlandı.Ünlü sanatçılar gelir konserler verilir. İnsanlar, özellikle gençler yazlık kıyafetlerini giyer, bu ortamlarda boy gösterirler.

    Bu akşam sokağın bir ucundaki düğün salonundan müzik sesleri yükselirken sokağın diğer ucundan dan da yapılan konserden sesler geliyordu.

   Düğüne giden insanlarla konsere giden insanlar adeta birbirine karışmıştı. Ve tabi ki müzik sesleri de… Bu akşam şehir bir başka şehirdi. Şehir kış bitti, yaz geldi diye haykırıyordu. Kışlık kıyafetler bir tarafa bırakılmış, incecik yazlık kıyafetler boy gösterir olmuştu. İnsanların yüzünde artık kışın ki ifadenin yerini yazın sarhoşluğunun verdiği gülümseten bir ifade, gülen bakışlar almıştı. Özellikle gençler, her bakımdan çok heyecanlıydı. Yakında okullar dağılacak, Eylül ayına kadar yaz tatili yapacaklardı.

   Bu süreçte düğünler eğlenceler birbirini kovalayacaktı.

   Bu durum her sene aynı şekilde devam eder. Bu dönem gençlerin kötü alışkanlıklara en fazla meylettikleri dönemdir. Havaların ısınması insanlara farklı bir duygu verir. İşin içine gençliğin verdiği duygusallık da eklendi mi yanına bir de eğlenceleri koy o zaman işte şeytani arzuların insanı hangi rüzgarla nereye sürükleyeceği belli olmaz. Hele bir de genç ve toysan yanlış alışkanlıkların seni avucunun içine alması an meselesidir.

   Büyükler büyüklüğünü yapmalı gençleri yaz sarhoşluğundan zarar görmeden çıkarmalıdır

NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz