• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/cavuslutesisleri
  • https://twitter.com/cavuslu_org
Üyelik Girişi
ÇAVUŞLUDAN
Facebook ta ÇAVUŞLU HABER

ÇAVUŞLU DA DÜĞÜN TARİHLERİ
GİRESUNSPOR

GÖRELESPOR
GÖRELEYİ CANLI İZLEYİN
İLLER ARASI MESAFE
Döviz Bilgileri
AlışSatış
Dolar34.425434.5633
Euro36.250536.3957
NAMAZ VAKİTLERİ
Hava Durumu
google Reklam
Site Haritası

sanalbasin.com üyesidir

Hasan KAMİLOĞLU
kamiloglu15@hotmail.com
MARTI
12/03/2013

Sene 1986 Karabük Orman İşletme Müdürlüğünde İşçi statüsünde Mühendis olarak çalışıyorum.

Kadroya geçmek için sınav yapılacak Ankara’da. Otobüste yol alırken Richard BACH’ın yazmış olduğu “MARTI” isimli kitabını okuyorum. Göz yaşlarıma hakim olalamamam bir yana, hıçkırıyorum adeta... Yolcular ne oluyor bu çocuğa der gibi bakıyorlar bana. Ankaraya vardığımızda göz yaşlarımın ve hıçkırıklarımın arasında bitiriyorum kitabı. Zaten incecik bir kitap.

Geçen gün Seksenler dizisini izlerken Komserin dizinin kasap çırağı olan karakterinin okuduğu kitabı sorguladığı sahne takıldı gözüme. Komser ; bizim “Martı” isimli kitabın ana karakteri olan Martı Jonathan Livingston’u kışkırtıcı bir ajan olarak algıladığı sahnede koptum adeta. Bu kadarda olmaz demiştir izleyici... Ancak bırakın “Martı” yı ( bu kitap sakıncalı da bulunmamıştı üstelik o dönem) daha ne kadar anarşiyle, terörle ve kışkırtmayla alakasız kitabın yasaklanıp toplandığını bilen yok.

Hatta Üniversitede ( Karadeniz Teknik Üniversitesi) okurken 1982 yılının Mayıs ayının başında Trabzon dan Sarp’a gezi düzenlediğimizde , Jandarmanın astığımız afişte isimleri bulunan ve o isimlerin arkadaşları olan (yani sağdan sola 55- soldan sağa 55)) herkesi içeri alıp;

-Ne ulan toptan Rusya’yamı tüyecektiniz diye sorguladığını canlı yaşayanlardınım neticede.

Yine o dönemde en sert direnen Orman Fakültesi Öğrencileriydi. Bizim 46 kişilik sınıfımızda hepi topu oniki solcu vardı.... Bir üst sınıfımızda ise dokuz.

Kantinimizde Merdivenaltı diye bir yer vardı, Kantine inen merdivenlerin hemen altındaydı bu yer ve orada oturuyorduk her giren çıkanı görebilme adına.

Bu mekan kolay kolay boş kalmazdı. Ancak her nasılsa bir gün boş kaldı ve o gün kimsenin oturmadığı bir masada bir poşet içinde 2-3 adet kürtçe kitap bırakılmış ve de Jandarmaya ihbar edilmiş... Jandarma o kitapları eliyle koymuş gibi bularak Merdiven altında oturan herkesi topladı yine... Poşetin içine de (İsim farklıdır) Hüseyine verilecek diye bir not bırakılmış... O isimde de bir arkadaşımız var.

Trabzon Sıkıyönetim Komutanı Erdoğdu’da bulunan kışlaya doldurmuş bizi... Habire soruyor;

  • Ne ulan Kürtçümüsünüz? Kürtmüsünüz? P.K.K lımısınız?

Verdiğin yanıt ne olursa olsun farketmiyor. Biraz sevilip okşanıyoruz ve bırakıyorlar ertesi gün.

O kitapları kimin, kim için bıraktığından hiç birimizin haberi yok.. İşin tuhaf yanı içimizde Kürtçe bilen yok...

Aradan yıllar geçiyor..Cunta dönemleri bitiyor.Demokrasiya geçiyoruz. Hatta “İLERİ DEMOKRASİYE” geçiyoruz ama Ülkemizde kitaba olan düşmanlık bitmiyor.

Geçenlerde ; İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü Bahçelievler İlçe Müdürlüğünce Jose Mauro de Vasconcelos'un “Şeker Portakalı” isimli kitabının, İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünce de Steinbeck’in ünlü ‘Fareler ve İnsanlar’ isimli kitaplarının sakıncalı oldukları ve bu kitaplardan ödev veren öğretmenler hakkında soruşturma açıldığı haberiyle gülme krizine giriyorum adeta....

Şeker Potakalı kitabıda okurken bir hayli hüzünlendirmiş ve ağlatmıştı beni... Sanırım bizleri yönetenler okurların hüzünlenmesini ve ağlamasını istemiyor. İşte ileri demokrasi dediğinde budur...

Bu tür ağlatan kitapları toptan yasaklayarak sadece güldürü ürünlerine izin verilse bu sorun kökten çözülecek zinhar...

Zaten iyi bir yönetici yönettiklerini ağlatmamalı hep güldürmeli.

Sanırim Yöneticilerimizde bu düsturu bellemişler....

Allah’ta sizleri güldürsün emi...

NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org  - Çavuşlu  Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.





4058 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ORMAN - 10/04/2017
ORMAN
Doğan Güneşe Sevinebilmek - 04/09/2016
Doğan Güneşe Sevinebilmek
Babalar en kutsal varlıklar olan Annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır! - 18/06/2016
Babalar en kutsal varlıklar olan Annelerin gölgesinde kalan gizli kahramanlardır!
KİRLENME... - 12/01/2016
KİRLENME...
AVNI YÜCEL HOCA - 07/01/2016
AVNI YÜCEL HOCA
Bu Dünyadan Lütfi TORÇUK Diye Bir Yürek Sevdalısı Geçti - 07/02/2014
Bu Dünyadan Lütfi TORÇUK Diye Bir Yürek Sevdalısı Geçti
ULUHAN’A YOLCULUK... - 13/11/2012
ULUHAN’A YOLCULUK...
SARIÇAM (Pinus silvestris ) - 28/10/2012
SARIÇAM (Pinus silvestris )
Yine Çöp (lük) !!!!! - 23/09/2012
Yine Çöp (lük) !!!!!
 Devamı
Ziyaret Bilgileri
Aktif Ziyaretçi220
Bugün Toplam1004
Toplam Ziyaret4277081
NÖBETÇİ ECZANE



   
  

google reklams