İsmail TÜRKMENDAĞ
ismail@cavuslu.org
ÇAVUŞLU'NUN HAMALLARI
20/01/2013 Hamallık? Zor meslektir hamallık, sağlığa, güce ve kuvvete bağlıdır. “Vardaaa “ diye seslendiklerinde kalabalık bir kenara çekilir hamallar yükleriyle boş yola koyulurlardı.Beldemizin geçmişte güçlü kuvvetli ve espirili hamalları vardı.Merkez mahallemizden Çakır oğullarından Nihat ÇAKIR, Nidai NAKAY, Aydın oğullarından İlyas AYDIN, Ayvazgil lakaplı Ali Osman AYDIN,Karahasangillerden Murat KARABULUT,Halaklıgilden Hasan DEMİR, Taşçıgilden Mehmet TAŞÇI, Derviş oğullarından Hasan TÜRKMENDAĞ, Beyli mahallesinden Durmuşugilden Halil DURMUŞ ve Mustafa DURMUŞ halkımıza uzun yıllar hizmet verdiler. Bu hamallar özellikle kendisi de daha önce hamallık yapmış olan Dervişoğullarından Salim TÜRKMENDAĞ’ın kızı Asiye hanım ile evlenerek hayatının sonuna kadar Çavuşlu’ da ticaretle uğraşan Harun TÜRK’ün yanında çalışırlardı.Uzun yıllar merkez mahalle muhtarlığı yapmış ve Harun TÜRK’ün kaynı olan Ali Osman TÜRKMENDAĞ ‘da yardımcısıydı. Hamalcı başı İlyas AYDIN idi.İlk pazarlığı o yapardı.Fındıkları tüccarın kapısından alıp kamyona yükleme pazarlığı onun işiydi.Fırıncıların ununu kepeğini boşaltma pazarlığı ona sorulurdu.Ufak tefek taşıma işlerine karışmazdı.Hamallık için hepsinin ayrı bir iş önlüğü vardı.Enselerinde terlediklerinde yüzünü silmek üzere bekleyen renkli mendilleri olurdu.Ortak bir el arabaları olup park yeri serbest zincirli anahtarı Nihat ÇAKIR’da bulunurdu. Cuma idi.Çavuşlu’nun pazarı: hamallar çarşıya erkenden gelirler, her zamanki oturdukları masaları boş ise oraya otururlar. Hamalcı başı İlyas AYDIN Kahveci Arif’e namı diğer Topal Arif ‘e bana bir oralet derdi. Hamalcı başı arkadaşlara ne içecekler diye sor demeden kahveci her zaman ki yaptığı işini bilir, herkesin içeceğini sormadan masasına koyardı. Bugün, hamalcılarda bir telaş, bir heyecan vardı.Hamallar kendi aralarında hava durumunun nasıl olacağını tartışıyorlardı. Bu telaşınız ne diye sorduğumda :“Evlat, bugün bir çektirme dolusu buğday gelecek yağmur yağarsa halimiz ne olacak diye düşünmekteyiz telaşımız ondandır. “dediler. Hamalların hepsi iş önlüklerini giymiş kumsalda çektirmenin sahile yanaşmasını bekliyordu. Irgatlarla yapılan uzun uğraşın sonunda çektirme nihayet karaya bağlandı. 90 kiloluk buğday çuvalları hamalların sırtında tüccar Harun TÜRK ‘ün dükkanının kapısına taşınırken hamalların çıplak ayakları kumun içinde sırtlarındaki yükün ağırlığından olsa gerek bir karış kadar dibe gömülüyordu.Bu şekilde bir çektirme buğday ve mısır boşalırken renkli mendilleri vucutlarından boşanan terleri silmeye yetiştiremezlerdi.Öğlen yemeği geldiğinde sofrada çavuş üzümü ile kırmızı yazlık helva bulunurdu.Bunca yorgunluğun üzerine ancak bu kadar yemekle öğlen yemeğini geçiştirirlerdi. Malum fakirlik vardı!!Akşam olunca artık yorgun argın tüm hamallar sokak lambası dahi olmayan karankığın içinden evlerinin yolunu tutarlardı. Bir çoğu eve gitmek için fındık bahçelerinin arasındaki patika yolu takip ederdi. Nede olsa bir aile geçindirmekteydi.Eve nafaka götürmek zorundaydılar.Belki de elleri dolu eve gittiklerinde yolunu gözleyen karısı ve çocuklarını karşısında görmek tüm yorgunlukarını alıyordu. Hamallar bunca işin yoğunluğunda eğer boş zaman kalırsa tüccar Harun’un yanında yumurta sayar tere yağı istif ederlerdi. Bu bildiğimiz hamalların dışlında çok daha eskiden Çavuşlu deresinde ayrı bir hamallık kültürü vardı.Sırtta dereden karşıya ücretli adam taşınırdı.Bu işi yapan hamallarımız belli arlıklarla beyli mahallemizden kenanoğullarından Salih ERTÜRK, boduroğullarından Hasan ENGİN şiringillerden Çolak HASAN ŞİRİN idi.Bu hamallarımız Cuma günü erkenden Çavuşlu deresi kıyısına gelir taşınacak kişilerin ağırlığına göre pazarlık yaparlar yapılan pazarlık neticesinde dereden karşıya geçmek isteyen yolcuları sırtlarında karşıdan karşıya geçirirlerdi.Derenin suyu yükseldiğinde fiyatta aynı ölçüde artardı. İsmail TÜRKMENDAĞ NOT: Sitemizde yayınlanan köşe yazılarından yazarların kendileri ve yayınlanan okur yorumları okuyucuların kendilerine ait görüşleridir. Yorumu ekleyen kişi kimliğini gizlemesi durumunda yapılan yorumlar onaylanmamaktadır. Köşe yazılarından ve yazılan yorumlardan www.cavuslu.org Çavuşlu Haber hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz. |
Yorumlar |
11/02/2013 10:25 İsmail bey, ellerinize araştırmanıza sağlık. Devamını bekliyoruz. Zekiye Aydın anılar 22/01/2013 23:21 İsmail abi yazılarını beğenerek takip ediyorum. Eline sağlık. Ayrıca yarın akşam mevlit kandili olması dolayısıyla senin ve bütün ÇAVUŞLU halkının, bütün İslam aleminin mevlit kandili mübarek olsun. uğur çakır 22/01/2013 22:11 İsmail abi teşekkür ederiz bizi biranda olsa o eski zor günlere götürdüğün için yazılarının devamını bekliyoruz . Can Gök hatıralar 21/01/2013 05:04 çavuşlunun hamalaarı yazısı biz istenilen yazı tüünden olup,eskileri n yaşamlarını dile getirdiğiniz tşk ederim.devamını bekleriz..syg. sezgin KURT 20/01/2013 21:45 Hafızamızın pasını aldın.Ellerine sağlık. ismail kugu |
Yazarın diğer yazıları |
GİT OĞLUM YARIN İMECEMİZ VAR KOMŞULARA HABER VER - 13/10/2013 |
GİT OĞLUM YARIN İMECEMİZ VAR KOMŞULARA HABER VER |
BAK BAKALIM KIDIK DAYI DÜKKANINI AÇMIŞ MI? - 21/04/2013 |
BAK BAKALIM KIDIK DAYI DÜKKANINI AÇMIŞ MI? |
MISIR UNU VE KARALAHANA... - 06/12/2012 |
MISIR UNU VE KARALAHANA... |
HAZIR MEKTUP ( OKUMANIN ÖNEMİ ) - 12/11/2012 |
HAZIR MEKTUP ( OKUMANIN ÖNEMİ ) |
ESKİLERDE BİR DÜĞÜN - 03/02/2012 |
Geçmişte eskilere ait bir köy düğünün hikayesi .. |
"YARIN SABAH ERKEN GEL" - 06/12/2011 |
YARIN SABAH ERKEN GEL |
ÇAVUŞLUM BENİM - 08/07/2011 |
ÇAVUŞLUM BENİM |
SEVDASINA SEVDALANDIĞIM SEVDAM - 05/04/2011 |
SEVDASINA SEVDALANDIĞIM;SEVDAM |
BU AKŞAM BİR YERE AYRILMA !!! - 19/01/2011 |
BU AKŞAM BİR YERE AYRILMA !!! |
Devamı |